Nasrettin hocanın hayatı kısaca vikipedi ingilizceden çevrilmiştir.
Eskişehir ili Türkiye’nin Sivrihisar’ın Hortu köyünde dünyaya gelen bir kişi olup bir hiciv tasavvufudur. 13. yüzyılda Selçuklunun başkenti Konya’nın ilçesi Akşehir’de vefat etti.Komik hikayeleri anlatılan bir filozof ve bilge adam olarak düşünülür. Nasrettin Hocanın bir çok hikayesi esprili ve akıllıca oluşu ile ön plana çıkmaktadır. Nasrettin Hoca fıkraları genellikle ince bir mizah ile karşımıza çıkmaktadır. Her yıl 5 ile 10 Temmuz tarihleri arasında uluslararası Nasrettin Hoca festivali düzenlenmektedir.
Nasrettin hocanın hayatı uzun
Nasrettin Hoca fıkralarının telif sahibi olabilmek için bir çok gurup çalışmış ve hak talep etmiştir. Bir çok kaynak tarafından doğum Eskişehir Sivrihisar Hortu köyü olarak gösterilmektedir. Köyünden Akşehir’e oradan da Konya’ya gittiği söylenmektedir. Mezarı ise Akşehirdedir. Nasrettin Hoca hakkında geniş ve kapsamlı bir araştırma yapan Prof. Mikail Bayram’a göre Nasrettin Hocanın tam adı Nasir ud-din Mahmood al-Khoyi olarak bilinmektedir. Lakabı ise Ahi Evran (ahi organizasyonunun lideri olduğu şekliyle) olarak ifade edilmektedir.
Prof. Mikail Bayram’a göre Nasrettin Hoca Batı Azerbaycan Eyaleti olan Hoy şehrinde doğdu, eğitimini Horosan’da aldı ve Herat’taki ünlü Fakhr al-Din al-Razi’nin öğrencisi oldu. Bağdatın halifesi tarafından Moğal istilasına karşı direnmek ve ayaklanmayı organize etmek için Anadoluya gönderildi. Kayseri’de kadı olarak görev yaptı. Moğol istilası sırasında Pers Rumisinin politik bir rakibi haline geldi. II. Kaykaus’un mahkemesinde vazir oldu. Nasrettin hoca geniş bir coğrafyada bir çok şehirde yaşamıştır. Moğol istilasına karşı kararlı bir tavır sergilemiş ve hicivli bir karakteri sahiptir. Bu nedenle Arabistan’dan İran’a, İran’dan Afganistan’a kadar geniş yelpazede üne sahiptir ve çeşitli milletler ve kültürler tarafından benimsenmiştir. Ayrıca Rusya ve Çin gibi ülkelerce de bilinmektedir.
Yıllar geçtikçe yeni hikayeleri ortaya çıktı. Bazıları zamanla değiştirildi ve dünyanın dört bir yanına hikayeleri ve fıkraları yayıldı. Bir çok kültür Nasrettin Hoca’dan kendine pay çıkarmış ve kültürlerin ile bağdaştırmıştır. Nasrettin Hoca’nın en eski el yazması 1571 yılına kadar dayanmaktadır.
Nasrettin hocanın hayatı ile ilgili bilgiler
Bugün Nasrettin Hoca fıkraları bir çok bölgede ve coğrafyada özellikle de Müslüman coğrafyasında anlatılıyor ve bir çok dile tercüme edilmiştir. Bazı ülkelerde Nasrettin Hoca gibi ona benzer karakter üretilerek Nasrettin Hocanın hikayeleri geliştirilerek daha büyük kesime hitap edecek şekle getirildi. Bir çok ülkede Nasreddin hoca ülkenin kültürünün bir parçası haline gelerek hikayeleri ve fıkraları günlük hayatta sıkça zikredilmektedir. Binlerde Nasrettin Hoca fıkrası bulunduğundan, her yaşanan olaya ve her duruma göre bir fıkra ve hikaye bulunabilir.
1996-1997, UNESCO tarafından Uluslararası Nasrettin Hoca Yılı ilan edildi. Yakın Orta Doğu, Güney Asya ve Orta Asya’daki birçok halk, Nasrettin Hocayı kendi Türkleri olarak ifade eder. (örneğin Türkler, Afganlar, İranlılar, ve Özbekler). Bir çok ülke kendinden gördüğü için kendine uygun isimler vermişlerdir. Türkiye’de “Nasrettin Hoca” denilmiştir. Mesela, Orta Asya’da genelde “Afandi” olarak bilinir. Orta Asya halkları Uygurlar gibi kendi yerel kökenlerinden olduğunu iddia etmektedir.
Nasrettin Hoca masalları orta doğu ve bir çok kültürden kesime hitap ediyor. Fıkralarında ve hikayelerinde bir çok kültüre değiniyor. hikayeleri daha çok şaka ve mizahtan oluşuyor.
Nasrettin hocanın hayatı kısaca
Halk tarafından oldukça sevilen bir kişi olması, ona insan üstü özellikler uydurulmaya ve bu özelliklere sahip olduğu söylenmeye başlamıştır. Örneğin bir kaç yerde birden aynı anda göründüğü söylenmiş, kendisinden 70 yıl sonra yaşayan Timurla konuşabildiği gibi söylentiler olmuştur. Nasrettin hoca hikayelerinde halkın anladığı dilden esprileri olması, zekasını konuşturması ve yaşanan olaylardan sounç ve yargı çıkararak güldürmesi onun daha çok sevilmesine sebep olmuştur.
Nasrettin Hocanın hayatını bir de bu videodan izleyin