1. Dünya Savaşının ardından yenilen devletler ile kazanan devletler arasında görüşmeler başlamış ve bu görüşmeler sonucunda Lozan Barış Antlaşması imzalanmıştır. Bu antlaşmanın temel ilkelerinden birisi de her türlü vatandaş arasında eşitliğin sağlanması şeklinde oldu. Bu haklardan birisi de azınlık hakları olmuş ve Müslüman halk ile diğer Müslüman olmayan ve farklı milletten vatandaşların arasında her türlü hakkın (siyasi, medeni, vatandaşlık) eşitlenmesi amaçlanmıştır. Şimdi gelin hep beraber azınlıklara verilen bu hakların neler olduğunu inceleyelim.
Lozan Barış antlaşmasının 3. bölümünde madde 37 ile madde 45 arasındaki maddeler azınlıkların hakları ile ilgili maddelerdir. Şimdi burada uzun uzadıya yazmayacağım fakat Lozan’ın azınlıkların hakları ile ilgili maddelerinin özetini sizlere aktaracağım.
Azınlık haklarını belirleyen maddeler sonradan çıkacak bütün yasa, yönetmelik ve uygulamalarla çelişmeyeceği ve hiçbir yönetmeliğin veyahut da yasanın bu maddelerle çelişmeyeceği madde 37 de yazmaktadır.
Madde 38‘de Türk hükümetinin, bütün azınlıkların hayatını ve özgürlüğünü koruyacağı hususu taahhüt edilir. Ayrıca dil, din ve ırk açısından da bir ayrıcalık olmayacak ve dini görevlerini istedikleri şekilde yerine getirecekleri belirtilir. Ayrıca seyahat ve göç etme hakkı da verilmektedir. Bu seyahat ve göç etme durumunda da Türk makamlarının aldığı güvenliklere tabi olacak.
Madde 39‘da ise Türklerden Müslüman olmayanlar ile Müslüman olan vatandaşlar ile aynı siyasi ve yurttaşlık haklarına sahip olacağı belirlenmiştir. Bunlar insanlar yasalar karşısında eşit sayılacaktır. Kamuda aynı şartlar altında çalışacak ve ödüllendirileceklerdir. İstedikleri dili kullanacakları, mahkeme önünde kendi dillerini kullanma açısından kolaylık sağlanacağı belirtilmiştir.
Madde 41‘da ise yabancı dil eğitimi hususunda ilkokulda gerekli desteğin ve kolaylığın verilmesi gerektiği vurgulanıyor.
Madde 42‘de azınlıklar arasında çıkacak husumeti azınlıkların kendi inanışlarına ve kurallarına göre çözmesi hususunda gerekli önlemleri alınması gerektiğinden bahsediliyor. Ayrıca azınlıkların ibadethaneleri ile mezarlarını tam olarak korunması isteği vurgulanıyor.
Gibi maddeler uzun uzadıya gitmektedir. Fakat genel olarak özetlemek gerekirse, konumuzun başlığının da cevabı olarak şöyle diyebiliriz:
Türkiye’de yaşayan herkes dil, din, ırk, cinsiyet ayrımı yapılmaksızın özgürce yaşama hakkına sahiplerdir. Ayrıca özgürlüğün sağlanması için gerekli şartların nasıl sağlanacağı maddelerle anlatılmaktadır. Ayrıca gayrimüslümlerin Müslümanlar ile aynı siyasi ve vatandaşlık haklara sahip olduğu, aynı haklardan eşit şekilde yararlanacağı, din ayrımı yapılmayacağı, herkesin kanun önünde eşit haklara ve sorumluluklara sahip olduğu söz konusu yukarıda açıklanan maddelerle teminat altına alınmıştır.
Kısacası Müslüman olanlar ile Müslüman olmayan kişiler arasındaki düzeni sağlamak için Lozan antlaşmasının ilgili maddeleri imzalanmıştır.
Lozan Antlaşmasına Göre Azınlıkların Hakları Nasıl Belirlenmiştir hakkında görüş ve sorularınızı aşağıdan yazmayı ihmal etmeyiniz.