Biliyorsunuz artık okullarımızda Kur’an-ı Kerim dersleri verilmeye başlandı. İşte bir kardeşimiz de bu derste takıldığı bir soruyu bizlere sormuş. Bize de cevaplamak düştü. Aslında bu soruyu daha önce sorularlaislamiyet.com sitesi cevaplamış. Buyurun size cevap:
İhlasın kelime manası; arıtma, saflaştırma, ayırma, katışığını giderme manasına gelmektedir.
İhlas; ferdin, ibadet ve taatinde Cenab-ı Hakk’ı emir, istek ve ihsanlarının dışında her şeye karşı kapanmasıdır. Abd ve Mabud münasebetlerinde sır tutucu olması, tabiri diğerle, vazife ve sorumluluklarını O emrettiği için yerine getirmesi, yerine getirirkende Onun hoşnutluğunu hedeflemesi ve Onun uhrevi tevecühlerine yönelmesinden ibarettir. Ki, saflardan saf sadıkların en önemli vasıflarından biri sayılır.
İhlas bir kalb amelidir, ve Allah da kalbi temayüllerine göre insana değer verir. Evet:
“O, sizin suret, şekil ve dış görünüşlerinize değil, kalblerinize va kalbi temayüllernize bakar.” (Müslim, Birr, 33)
İhlas, Allah tarafından temiz kalblere bahşedilmiş, azları çok eden, sığ şeyleri derinleştiren ve sınırlı ibadetü taati sınırsızlaştıran öyle sihirli bir kredidir ki, insan, onunla dünya ve ukba pazarlarında en pahalı nesnelere talip olabilir ve onun sayesinde alemin sürüm sürüm olduğu yerlerde hep elden ele dolaşır. İhlasın bu sırlı gücünden dolayıdır ki, Allah Rasülü (sas),
“Dini hayatında ihlaslı ol, az amel yeter.” (Münavi, Feyzul Kadir, I, 216)
“Her zaman amelleriniz de ihlası gözetin, zira Allah, sadece amelin halis olanını kabul eder.” (Münavi, Feyzul Kadir, I, 217)
buyurarak, amellerin ihlas yörüngeli olmasına tenbihte bulunur. İhlas, kul ile Mabud arasında bir sırdır ve bu sırrı Allah, sevdiklerinin kalbine koymuştur.
Özetle ihlas;
“Bu dünyada özellikle uhrevi hizmetlerde en mühim bir esas, en büyük bir kuvvet, en makbul bir şefaatçi, en sağlam bir dayanak noktası, bizi hakikata ulaştıran en kısa bir yol, en makbul bir manevi duadır. Bizi maksatlarımıza ulaştıran en kerametli bir vesile, en yüksek bir haslet, en safi bir ubudiyet,..” (Yirmi Birinci Lem’a)